İçinde bulunduğumuz zaman itibariyle çok kritik bir dönem ve dönemeçteyiz maalesef.
Rahat batması hastalığı had safhada. Şükürsüzlük Nirvana.
Her yaştan ve her inanıştan
Klinik vakalar bir hayli artmış.
Hayat arabalarının ne freni var ne vitesi. Camları hırs, ego nefret çamuru ile kaplanmış görüş açısı sıfır. Manen tam takır. Mideler dopdolu.
Din iman hak getire. Namaz abdest zaten yok, Ramazan uğramamış bazı semtlere.
Cüzdanlar dolu vicdanlar boş.
Bir kahveye 40 TL verir acımaz
Yemekten, tepişmekten gözleri gönülleri adeta bar bağlamış.
Bencillik benliklerini, fikirsizlik beyinlerini eritmiş. Ruhen ölü, Bedenen obez olmuş çoğu, et kütlesine dönmüş.
Ve inanın hayvanlara hayranlık duyuyor insan, haddini bilme hususunda
Bu dünyaya niye geldiklerini sorsak alacağımız cevap belli.
Ve İşte, tamda oyun kuruculara göre kullanmaya müsait kitle.
Ancak, biz uyanır ve bu melunlara evlatlarımızı yem etmez, milletçe milli ve manevi
Değerlerimize döner, ailemizi tam korumaya alır sevgi, ilgi ile sımsıkı sarılır hata ve geç kalmışlıkları telafi eder isek özümüze dönmeyi başarırsak
Hala umut var demek inanın…
Zira son 10 yılda gördük ki, şer güçleri büyük bir hareketlilik ve etkinlik içinde. Adeta son kozlarını oynuyorlar. Batı ve kuklaları, özellikle son kale Türkiye üzerinden İslam’a savaş açmış durumda.
Gerek dışardan gerek içimize yerleştirdiği ve bu günler için hazırlayıp yetiştirdiği elemanlar 4 koldan bodoslama ilerliyorlar.
Ve içimizde materyalizmin esir aldığı, satılık ve kiralık zihinler, neye mal olursa olsun, tüm dünyanın dengesini bozmak üzere düğmeye basmışlar.
Kullanılabilir olan her canı köleleştirecek kadar, bilişimde ilerlemiş, teknikler geliştirmişler
Maalesef asrın en tehlikeli virüsü algı ile bilinçaltımızı enkaza çevirdiler. Sürekli akış halinde olan bilgi kirliliği var. Gerçekle yanlışın zor ayırt edilememesi yüzünden herkesin zihin bulanıklıkları yaşandığı gün yüzü gibi aşikârdır.
Ekonomik olarak ta denediler
Ama aslında tüm oyun ve tezgâhları genç nesillerin zihinleri üzerinden kuruyorlar.
Ne yazık ki sadece akıl ve zekâ yetmez şarlatanların kurgularını iç yüzünü detaylı anlamak için.
Zira akıl yolu gösterir, zekâ ise yoldakini. İnanç, ihlas, takva birleşip iman ışığını yakmadan, akıl ve Zekâ her daim yanılır.
Akıl deneyimle öğrendiklerini sunar sahibine. Zekâ duygu bağlantılı olduğundan çeşitli alternatifler sunar. İyi kötü diye ayırmaz. Ancak iman gücü ile dolu bir gönül, ayırt edicidir ki, Allah C.C.’nin onayladığı şeylerin dokümanını verir akıl sahibine.
İşte tamda bu nedenle genç nesillere acilen değerler eğitimi hayata geçmeli ki, bu kirli
Tuzakları fark etsinler ve renkli ışıkların cafcaflı sunumların aldatmasına kalmayıp onları nereye çektiğini anlasınlar inşallah.
Yüce Rabbimiz cümlemizin zihinlerini maddi manevi tüm kirlerden temizlesin. Tüm hücrelerimizi ve ruhsal donatımızı Lütfu, keremi, aşkı ile donatıp kudreti ile aydınlatsın inşallah.
Sevgi saygı muhabbetle.