SORU/YORUM…

Cesaret mi, bilgi mi, yetenek mi dünyamızı, ülkemizi ve ailemizi kurtaracak?

Her birimiz bu kutlu yolda, aynı trafoya bağlı sokak lambaları gibi yanmak ve karanlığı yok etmek bütüne hizmet görevi üslenmedik mi?

Peki, bunun için ne gerek?

Sadece bilgi yeter mi? Yetmez.

Cesaret ve inanç yoksa bilgi “0”

İşte bu nedenle her birimizin birbirini bağlayan görevleri var.

Bilgi, inanç ve cesaret olmazsa başarıya dönüşmez.

Gücünü varlıktan ve makamdan alan bunları kaybettiğinde koca bir “0” olur.

Varlık paylaşılmak için kula verilmiş bir emanettir, bollukta

Birleşip, bereketle devleşmektir.

Hizmet odaklı, görev bilinci ve farkındalığı olmayanlar ne yazık

Ki toplumun refah seviyesini hep aşağı çeken asalaklardır.

Günümüzde insanların huzur,

Mutluluk, sağlık içinde yaşam

Sürmeleri için en acil ihtiyaç listesi nedir desek, hep birlikte

Barınma, güvenlik, gıda, giyim en üst sırada yer alır elbette.

Azami ve asgari bir ücret karşılığında insanlar eğitimine, görev alanına, zorluk derecesine göre ücretlendirilir her ülkede.

Kişi yaşam koşullarını buna göre düzenler, tabiri caiz ise, ayağını yorganına göre uzatırdı.

Günümüz Türkiye’sinde yakın

Ya da uzak tarihi incelerseniz,

Gelmiş geçmiş tüm hükümetler

Dönemlerinin en yüksek refah seviyesini yaşıyoruz şu anda.

Kimse inkar etmeye kalkmasın.

Ancak görünen o ki, hiç kimse aldığından memnun değil.

Bu insanlara diyorum ki, evde yaşlı büyükleriniz varsa sorun,

Onlar sizin kadar çalıştıklarında bu kadar ücret almış ve bu ve kadar çok harcama yapmış mı?

Kaç mesai yapmaları gerekmiş aileyi ayakta tutmak için?

O dönemlerde bu kadar ev sahibi, araba sahibi, bu kadar eşya dolu evler var mıymış?

Babası, anası dedesi kaç kere lokantada yemek yemiş asgari

Çalışan ya da bir memur olarak!

Fakirlik dünya kurulalı beri var

İhtiyaçların sınırlandırılamadığı

Zengin fakir herkesin aynı lükse

Talip olup, eğitim, emek, göz ardı edilerek, en az eforla, en geniş konfor alanı oluşturulmaya çalışıp, bulamayınca devletine kafa tutan, sıkışınca batıdan örnek verenler, batılı insanın nasıl bir mesai yaparak para kazandığını, asla göz önünde bulundurmayan az düşünsün.

Modern kölelik nedir deseler, acizane: İnsanların hiç ihtiyacı olmayan şeyler için yarınlarını riske edecek sorumsuzca harcamalar yaparak iradesine ipotek koydurmaları derdim.

Giyemediği, kullanmadığı, pek çok şeyi evinde istifleyen, kredi kartı köleleri ve hatta kapıda ödeme konforunu yaşamak için evinde huzurunu sevincini yitiren borçlular ordusu olup sonrada yetiştiremiyoruz diye dövünenler hastane ne yazık koridorlarında derman arıyor.

Antidepresanlara analjeziklere

Mahkûm yaşıyor ve devlete maliyet çıkarıyor.

Handikaplarımız ruh ve beden sağlığımızı etkiledikçe, bizler birbirimizi incitir, acıtır olduk.

Birlik olmadan beraberliği koruyamaz kurda kuşa yem oluruz Allah muhafaza.

Artık herkes acilen aklını başına toplasın ve ülkenin nimetlerinin hepimize yeteceği bilinci ile değerini bilerek, payına düşeni saygı ve sevgiyle kabul edip, Yaradan mevlamıza minnet ve

Şükürle bolluk, bereket içinde yaşayacağımız inanıp kanaat etsin.

Söyleyecek çok şey var, ömür biter laf bitmez, şimdilik bu kadar.

Sevgiyle kalın hoşça kalın, muhabbetle…