Ebû Hureyre (r.a.)’dan: Kendisine şu beş nimet verilen kimse beş şeyden mahrum olmaz.
1- Nimetlere karşı şükür etme ile rızıklandırılan nimetlerin artmasından mahrum olmaz. Zira Allâhü Teala İbrahim Suresi’nin 7. ayetinde (mealen):
“…Eğer siz (nimetlerime) şükrederseniz, elbette size nimetlerimi arttırırım…” buyurmuştur.
2- Bela ve musibetlere karşı sabır verilen, sevabdan mahrum kalmaz. Zira Allâhü Teala Zümer Suresi’nin 10. Ayetinde (mealen):
“Ancak sabredenlere ecirleri (mükafatları) hesapsız olarak verilir.” buyurmuştur.
3- Günahlarına karşı samîmî olarak tevbe ile rızıklandırılan, tevbesinin kabulünden mahrum kalmaz. Zîrâ Allâhü Teâlâ Şûrâ Sûresi’nin 25. âyetinde (meâlen):
“Ve o (Allâhü Teâlâ) kullarından (yaptıkları) tevbeyi kabul eder…” buyurmuştur.
4- İstiğfar ile rızıklandırılan, mağfiret olunmaktan (bağışlanmaktan) mahrum kalmaz. Zira Allâhü Teala Nuh Sûresi’nin 10. Ayetinde (mealen):
“Rabbinizin mağfiretini isteyin, istiğfar edin. Çünkü o, Gaffâr (mağfireti çok, tevbe edenleri daima mağfiret edici, çok affedici)dir.” buyurmuştur.
5- Duâ ile rızıklandırılan icabetten mahrum kalmaz. Zira Allâhü Teala Gafir Suresi’nin 60. Ayetinde (mealen):
“Bana dua edin, yalvarın ki size karşılık vereyim.” buyurmuştur.
Bazı rivayetlerde altıncı olarak şu zikredilmiştir:
Kendisine Allah yolunda sadaka vermek nimeti verilen, verdiklerinin karşılığından mahrum kalmaz. Zira Allahü Teala Sebe’ Suresinin 39. Ayetinde (mealen):
“Allah yolunda bir şey infak ederseniz, o onun mukabilini (karşılığını) verir.” buyurmuştur. (Tenbihül-Gafilin)