Doğru bir beslenme modeli ile Otizm semptomları hafifler. Otizmin görülme sıklığının giderek artıyor ve “İstatistiklere göre bundan 20-30 yıl sonra her iki çocuktan birinin otizmli olacağı öngörülüyor. Toplumda hala bu problem son derece nadir göründüğüne dair bir algı bulunuyor ancak tehlike sanıldığından daha büyük. Otizmle, nadir rastlanan genetik bir hastalık olarak 1940’larda tanıştık, genetik olmadığı ise yarım yüzyıl sonra anlaşıldı. Otizm, çevresel toksinler, yiyeceklerin içindeki kimyasallar, DNA’mızın tanımadığı suni yiyecekler ve aşılarda kullanılan ağır metallerle ilişkili bir sorun. Bu toksik saldırı, sağlıksız bir mikrobiyomla birleşince ortaya, birçok farklı faktörün birlikte rol oynayarak beyin fonksiyonlarında bozukluğa yol açtığı bir tablo çıkıyor.
DOĞRU BİR BESLENME İLE BELİRTİLER HAFİFLER
Teşhis ne kadar erken konmuşsa ve doğru beslenme modeline ne kadar erken geçildiyse tedavinin başarı şansı da o kadar artar.
OTİZM TEŞHİSİ KONMUŞ ÇOCUK GLUTENDEN UZAK DURMALI
Otizmli çocuklarda çölyak hastalığının daha sık görülmesi kesinlikle bir tesadüf değil. Otizm teşhisi konmuş bir çocuğun diyetinden ilk çıkarılması gereken şeyler makarna, ekmek, börek, çörek gibi gluten içeren tüm besinlerdir. Otizmli çocukların hemen hepsinde bağırsak ve mide problemleri olması da sürpriz değil. Bu yüzden çocuğa bağırsak florasını iyileştirecek bir beslenme modeli uygulanmalı, fermente gıdalardan zengin bir diyet ve probiyotik takviyeleri tercih edilmeli.
BESLENME MODELİNDE ŞEKER YER ALMAMALI
Otizmle savaşta, süt ve süt ürünleri beslenme modelinden tamamen çıkartılmalı, probiyotik takviyesi, turşu ve sirke gibi seçenekler tercih edilmeli, mevsiminde sebzeler yenmeli ve işlenmiş, paketlenmiş tüm yiyeceklerden uzak durulmalıdır.Otizmli bir çocuğun beslenme modelinde şeker kesinlikle yer almamalı. Otizm teşhisi konmuş tüm çocuklara ilk yapılması gereken şey ağır metal testi olmalı.
Prebiyotik-probiyotik takviyesi:
Probiyotikler yeterli miktarda alındığında sindirim sistemi sağlığını destekleyen ve bağışık sistemini güçlendiren canlı mikroorganizmalardır. Prebiyotikler ise probiyotiklerin gelişmesini veya aktivitesini arttıran ve sindirilemeyen besin bileşenleridir. Otizmli çocuklarda sindirim sistemi sorunları sık görülebildiğinden bağırsak sağlığını desteklemek için probiyotik takviyesi kullanılabilir
OTİZM BESLENMESİNDE BULUNMASI GEREKEN BESİNLER
• Mevsiminde her türlü taze sebze.
• Ev turşusu.
• Paça çorbası, işkembe çorbası.
• Kemik suyu. Hazırlanıp derin dondurucuya konularak, her yemekte kullanılmalı.
• Kaya tuzu (kararında kullanılacak, rafine tuz kullanılmayacak).
• Saf sızma zeytinyağı- her gün en az 10 yemek kaşığı.
• Hakiki köy tereyağı – her gün en az 3 yemek kaşığı.
• Organik Hindistan cevizi yağı (coconut oil) – her gün en az 1 yemek kaşığı.
• Deniz balığı (mevsim balığı).
• Kırmızı et (merada yayılmış hayvan eti).
• Karabuğday (greçka).
• Kinoa.
• Her türlü kuruyemiş (kavrulmadan yenilecek)
VE SON OLARAK;
Otizm Spectrum Bozuklukları’nın tedavi yaklaşımında erken tanılama, ehil ve deneyimli uzmanların uyguladığı özel eğitim desteğidir. Eğer çocukta ciddi davranış sorunu gibi ek bir ruhsal bozukluk tanımlanmış ise çocuk psikiyatri uzmanlarının önereceği ilaç tedavileri verilebilir.