Siyasetin gündemi altılı yuvarlak masa. Hafta sonu altı siyasi parti genel başkanının bir masa etrafında bir araya gelip beş saat süren toplantı yapmaları, ülkede tüm dikkatleri çekti.
Yuvarlak masa güzellemesi yapmanın ya da tüm sorunların çözüldüğü gibi bir hava estirmenin olumsuz olduğu kadar bunu itibarsızlaştırmaya yönelik ifadeleri de doğru bulmuyoruz.
Altılı masa söylemi, zihni at yarışlarındaki “altılı ganyan”a alışmış olanların bilinçaltlarının dışa yansıması olabilir. Öncelikle siyasette “karşıda” olan herkesin ötekileştirildiği ve kutuplaşma dilinin yoğunlaştığı bir dönemde, liderlerin bir araya gelmesi siyaset açısından büyük bir başarı olduğunun altını çizmek gerekir. Bu başarı başta ev sahibine ait olmakla beraber katılımcı herkes için önemlidir. Ancak Saadet’in merkezde oluşturduğu kilit rolü de göz ardı edilmemelidir.
Aslında bu masanın temeli Millet İttifakıyla atılmıştı. Bu da CHP, İyi Parti ve Saadet arasında kurulmuştu. Mezkur seçim iş birliği, sağ ve soldaki iki parti arasındaki Saadet’in gayretleriyle başlamıştı.
Altı muhalefet liderinin bir araya gelmesi normalleşme açısından zamanında, yerinde ve isabetli bir adım olarak tarihe geçmiştir.
GÜÇ DENGESİ
Bugün sürecin devamı olarak yeni bir aşamaya geçildi. Mademki konu masa metaforu üzerinden şekilleniyor. Biz de masa ile devam edelim.
Malum geçtiğimiz günlerde Rusya Devlet Başkanı Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile masa pozu vermişti. O masa dünya gündeminde epeyce tartışıldı. Aslında o masa diktatörlüğü çağrıştırıyordu. Ülkeler arası güç dengesine vurgu yapılıyor, mesafeyle bir nevi gözdağı veriliyordu.
Ahlatlıbel’deki masada ise, Rusya’dakinin aksine güçler arası bir denge olduğuna işaret edilmekte ve eşitlik vurgusu ön plana çıkarılmaktaydı. Karşı cenahın dillendirdiği gibi dikdörtgen veya kare bir masa olsaydı o zaman eşitlik söz konusu olmayacak, birilerinin güçlü diğerlerinin zayıf olduğu gibi bir imaj verilecekti.
Yuvarlak masa, etrafında bulunan herkesin eşit olduğu dolayısıyla bütün toplum kesimlerinin adilane temsil edildiği mesajını ortaya koymaktadır. Bu görüntünün eyleme de yansıtılması; KHK’lar, zamlar, işsizlik ve ekonomik kriz gibi halkın tüm kesimlerini kuşatan sorunlarına çözüm üretme beklentisi üst düzeye çıkmıştır. Bugün artık hamaset yüklü, ideolojik söylemlerden daha çok icraata dönüşen politikaların bir anlamının olduğu açıktır. Yuvarlak masa, mağdur kitlelerin mağduriyetini giderecek yol haritası ortaya koymalıdır. Ülkedeki açlığa, ekonomik problemlere, hukuki ve siyasi gerilimlere hukuksuzluğa bir çare üretmelidir
Masadaki birliktelik görüntüsü bir yana, masaya oturan insanların topluma verdikleri genel mesajla, orada temsil edilen her bir kesimin kendi tabanlarının da rahatlatılması gerekir. Herkes bir diğerinin hassasiyetlerine saygı göstermelidir. Nihayetinde bu, başkanlık sisteminin ülkeye getirdiği bir dayatmanın sonucu olarak asgari müşterekte ortak zeminde buluşma girişimi ve bir nevi koalisyondur. Bütün bunlarla birlikte masada, ülke için ortak aklın temsiliyle çıkacak icraatlarla sistemin “kendi kendini denetleyeceği, kişilere bağımlı olmayan” asgari müşterekte buluşan güçlü hukuk sistemi ortaya çıkarılmalıdır.
28 ŞUBAT VURGUSU
Masanın önemli bir başka foksiyonu ise ülkenin normalleşme adımının bir göstergesi olmasıdır. Tek kişinin sahne aldığı ortamdan 2 binli yıllar öncesinde TRT ekranlarından samimi olarak görmeye alışık olduğumuz siyasi parti genel başkanlarının yan yana geldiği fotoğraf, 20 yıl sonra ortaya tekrar çıkmıştır.
Ayrıca Genel Başkanların sonraki masasının icraatı olarak yeni bir deklarasyon yayım tarihinin 28 Şubat olarak belirlenmesi de son derece önemlidir. Burada 28 Şubat darbesi ürünlerinin ortadan kalkmasına zemin hazırlayacağı gibi esas mağduru olan kitlenin de gönlü alınacaktır. Bin yıl süreceği söylenen günün ipliğinin pazara çıktığı da böylece görülmüş olacaktır.
Masa millet ittifakının devamı ve kilometre taşıdır. Bugün herkes bu masada alınan kararları, ortaya koyacağı çözümlerin yol haritasını ve projelerini beklemektedir.
Saadet’in kilit rol almasının da ayrı bir önemi vardır. Sol bir parti ile beş sağ parti aynı masada toplanmıştır. Saadet olmadan diğerlerinin böyle bir oluşumda yer alması ve yan yana gelme ihtimali yoktur. Saadet olduğu için diğerleri rahat bir şekilde bu ittifakın içinde yer alabildi. Çünkü hiç kimse Saadet’in yer aldığı bir oluşumdan asla bu ülkeye kötülük gelmeyeceğini bilir.